İnek sütü; çocuk beslenmesinde anne sütünden sonra en önemli ve en çok kullanılan tamamlayıcı besindir.

İnek sütü protein alerjisi (İSPA) ; tekrarlayan inek sütü alımı sonucu inek sütü proteinlerine karşı vücutta Mast Hücresi olarak ta adlandırılan bazı hücrelerin salgıladığı maddelerin oluşturduğu bir alerji tablosudur.Bu tablo dudak kenarlarında,yüzde,vücutta hafif bir kızarıklık ve kaşıntı şeklinde görülebildiği gibi tüm vücutta belirgin kızarıklık,kabarma,solunum zorluğu,bulantı,kusma,kanlı,sümüklü ishal,bayılma ve havale geçirme gibi ileri alerjik reaksiyonlar şeklinde de görülebilir.Hatta tedavide geç kalındığında  ender de olsa ölüme kadar giden ağır alerjik reaksiyonlara bile  neden olabilir.        

İnek sütü; çocukluk çağında besin alerjileri içerisinde yumurtadan sonra en sık alerjiye neden olan besindir.1 yaşın altında besin alerjisi olan çocuklar arasında ilk sırayı %69,9 ile yumurta alır.Onu %66,3 ile inek sütü,%16,5 ile fındık,%6,8 ile yer fıstığı,%6,4 ile buğday,%5,6 ile mercimek,%4,8 ile ceviz,%4,4 ile dana eti izler. İSPA;1 yaş altındaki tüm çocuklarda %1,8-7,5 gibi değişik oranlarda görülür.1 Yaşından sonra görülme oranı giderek azalır.2-3 yaşından sonra görülme oranı son derece düşüktür. Tedavi için anne, baba, aile, çevre ve hekimin yakın işbirliği gereklidir.

İSPA’da alerjinin şiddetini;

  • İnek sütü alımı ile alerjik reaksiyonun ortaya çıkması arasında geçen süre
  • Ailede inek sütü alerji öyküsünün varlığı
  • Çocuğun inek sütünü hangi şekilde ve  hangi formda aldığı:
    • Anne sütü ile
    • Direkt inek sütü içerek
    • Fırınlanmış ürünlerle (180 derecenin üzerinde ısı etkisinde kalmış)
    • Fermente ürünlerle (Yoğurt, peynir, kefir gibi…)
    • İlaçlarla
    • İnhalasyon yoluyla olabilir
    • Fırınlanmış ya da fermente edilmiş sütlerin alerjik etkisi diğer formlara göre daha düşüktür
  • İnek sütünü aldıktan ne kadar sonra ve ne sıklıkta alerjik reaksiyon geliştiği
  • İnek sütü alımı sonrasında vücutta ortaya çıkan bulguların neler olduğu
  • İnek sütü alımı sonrası hangi organlarda bulguların gözüktüğü belirler.

İnek sütü alerjisinde erken belirtiler; inek sütü alımından 1-2 dakika ile 2 saat arasında ortaya çıkan belirtiler erken belirtiler olarak adlandırılır.

  • Deride; dudak kenarlarında kızarıklık, kaşıntı, şişlik, kurdeşen plakları (%70-75 oranında)
  • Gözde; kaşıntı,kızarıklık,sulanma,göz çevresinde şişlik
  • Ağızda; boğaz ağrısı,ağızda kaşıntı,dil ve dudaklarda şişlik
  • Üst solunum yollarında; burun akıntısı, burunda kaşıntı, burun tıkanıklığı, hapşırma, ses kısıklığı, kuru öksürük (%18 oranında)
  • Alt solunum yollarında; nefes darlığı, solunum zorluğu, hışıltılı solunum, göğüste çekilme
  • Mide barsak kanalında; bulantı, kusma, ishal, kanlı gaita, reflü, kolik şeklinde karın ağrısı(%15-30 oranında),
  • Kalp damar sisteminde; tansiyon düşüklüğü, kalp hızının artması, baş dönmesi, bayılma gibi belirtiler görülebilir.

İnek sütü alerjisinde geç belirtiler; inek sütü alımından 2 saatten sonra ki günler hatta haftalar sonra ortaya çıkan belirtiler geç belirtiler olarak adlandırılır.

  • Nedeni belli olmayan sık kusma
  • Gastro Özafagial Reflü (GÖR)
  • Huysuzluk, huzursuzluk
  • Sindirim zorluğu
  • Tedaviye cevap vermeyen kabızlık
  • İshal
  • Mukuslu, kanlı gaita
  • Kilo almada duraklama
  • Boy kısalığı
  • Egzama 

.

İSPA’DA ANAFİLAKSİ; Anaflaksi; tedavi edilmediği takdirde yaşamı tehdit eden hatta ölüme kadar gidebilen çok ağır alerjik reaksiyonların adıdır. İSPA’da görülme oranı çok düşüktür. İnek sütü alımı sonrası DAKİKALAR HATTA SANİYELER İÇİNDE ORTAYA ÇIKAN alerjik bir tablodur.  

Anafilaksi tablosunda inek sütü alımı sonrası saniyeler, dakikalar içerisinde;

  • Deride; kızarıklık, kabarma, şişlik
  • Solunum sisteminde; burunda akıntı, nefes darlığı, solunum zorluğu, hırıltı, hışıltı,
  • Kalp damar sisteminde; hipotansiyon, baş dönmesi, bayılma
  • Mide barsak sisteminde; bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı
  • Genel sistemde; baş ağrısı, göğüs ağrısı, havale ve bayılma tablosu görülebilir.

ANAFLAXİ TABLOSU; ÇOK ACİL TEDAVİ GEREKTİREN BİR TABLODUR.

TEDAVİNİN İLK İLACI ADRENALİN 1/1000 LİK SOLUSYONUNDAN 0,01M/KG DOZUNDA UYLUĞUN ÜST-ÖN-DIŞ BÖLGESİNE KAS İÇİNE UYGULANMALIDIR.ÇOCUKLARDA MAXİMUM DOZ 0,3 MG,ERİŞKİNLERDE 0,5 MG KADARDIR. KORTİZON VE ANTİHİSTAMİNİK TEDAVİSİ SONRA GEREKİRSE TEDAVİYE EKLENİR.

Ülkemizde kullanıma hazır PENEFRİN adlı ticari bir ilaç (0,15 mg/03 ml) bulunmaktadır. Alerji problemi olan herkesin bu ilacı mutlaka yanında hazır bulundurmaları gerekir. 

Şükür ki bu tablo çok ender olarak görülür.

 

İNEK SÜTÜ PROTEİN ALERJİSİNDE (İSPA) TANI

        İSPA’da tanı; ayrıntılı bir öykü, iyi bir fizik muayene, kan testleri, deri testleri, inek sütünün kesilmesi (Eliminasyon testi), inek sütü kesildikten bir süre sonra yeniden başlanması (Provakasyon testi ya da yükleme testi) ile konulur. Sadece kan testi ya da deri testi tek başına bir anlam ifade etmez. Klinik önemlidir. TESTLER NEGATİF OLSA DA ÇOCUĞUN KLİNİĞİ İSPA’YI  DÜŞÜNDÜRÜYORSA ÇOCUK İSPA KABU EDİLİPONA GÖRE İZLEME ALINIR

         İSPA’dan şüphelenildiğinde tanısal test için öncelikle “İnek Sütü Spesifik IgE” tetkiki yapılmalıdır. Süt Spesifik IgE >0,35 kU/L’nin üzerindeki değerler pozitif kabul edilir. Bu test ilaçlardan etkilenmez. Deri hastalığında yapılabilir. Beceri gerektirmez. Kalite kontrolü her zaman tamdır. O nedenle ilk başvurulacak güvenli tanı yöntemidir.

        İkinci başvuracağınız tanısal test yöntemi Epidermal Deri testidir. Bu testte 3 mm’nin üzerindeki değerler pozitif kabul edilir. 5 mm ve üzeri şişlik belirgin pozitifliği gösterir. Bu test ilaçlardan etkilenir. Deri hastalığında yapılmaz. Beceri gerektirir. Yapan kişiye göre sonuçlar değişebilir. Tek başına bir anlamı yoktur. Tanı klinik ve diğer testlerle doğrulanmalıdır.

        Yama testi (Patch): IgE ilişkili olmayan geç tip atopik dermatit, GİS alerjileri, geç İSPA alerji belirtileri şüphesinde, yumurta, soya, pirinç alerjileri gibi reaksiyonlarının tanısında kullanılır. 48-72 saatte değerlendirilir. Duyarlılığı %20-80 gibi değişik oranlarda olabilir. Epidermal deri testi ile beraber yapılırsa tanı şansı artar.

        Eğer klinik İSPA’yı düşündürüyorsa; bu testler negatif olsa da çocuk İSPA kabul edilip, diyete alınmalı, bir süre sonra kesin tanı için Provakasyon testi denilen besin yükleme testi yapılmalıdır.

        Besin yükleme testleri 3 şekilde yapılır.

        Açık besin yükleme; Doktor ve hasta yüklenen maddeyi bilir.

        Tek kör besin yükleme; Doktor ne yüklendiği bilir, hasta maddeyi bilmez.

        Çift kör plesebo kontrollü besin yükleme; Hasta da doktor da yüklenen maddeyi bilmez. Kesin tanı bu yükleme testleriyle birisiyle koyulur. Arada kalınan şüpheli olgularda kesin tanı için Çift kör plesebo kontrollü besin yükleme testi yapılmalıdır.

İSPA TANISI ALAN HASTADA TEDAVİ

        Bebek yalnız anne sütü alıyorsa; anne sütü ile beslenmeye devam edilir.Annenin aldığı besinlerden süt ve süt ürünleri çıkartılır.Anneye 1 gr/gün kalsiyum desteği başlanır. Dana eti rutin olarak kesilmemelidir. Çoklu besin alerjisi düşünülüyorsa annenin besinlerinden dana eti, yumurta, deniz ürünleri, fındık, fıstık gibi kuruyemişler, susam (simit, poğaça, börek gibi pastane ürünlerinde bulunur) da çıkartılır

İNEK SÜTÜ YERİNE KULLANILABİLECEK GIDALAR: Soya sütü, soya yoğurdu, soya peyniri, badem sütü, pirinç sütü, Hindistan cevizi sütü, yulaf sütü, kinoa sütü, fındık sütü ve kenevir sütü. Bu ürünlerin hepsini büyük maketlerde bulabilirsiniz.

Tereyağı yerine; zeytin yağı, ay çiçeği yağı, fındık yağı, mısır özü yağı, pamuk yağı, kanola yağı, Hindistan cevizi yağı

ANNE EĞER HAZIR GIDA YA DA İŞLENMİŞ BİR ÜRÜN KULLANACAKSAK MUTLAKA ETİKETİNİ  OKUMALI HATTA BUNU ALIŞKANLIK HALİNE GETİRMELİ.DAH ÖNCE BİLDİĞİNİZ BİR ÜRÜN BLE OLSA İÇERİĞİ YENİ DEĞİŞTİRİLMİŞ OLABİLİR.KULLANMADAN ÖNCE TEKRAR İÇİNDEKİLER KONTROL EDİLMELİDİR.

MUTFAK EŞYALARI ÜZERİNE SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ TEMAS ETMEMESİNE ÖZEN GÖSTERİLMELİ.

YEMEK EV DIŞINDA BİR YERDE YENİLECEKSE O ORTAMDAKİ YEMEKLE İLGİLENEN KİŞİYE SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ ALMAMANIZ GEREKTİĞİ NET BİR ŞEKİLDE SÖYLENMELİDİR.

İnek sütü içeren ya da içerme olasılığı olan ürünler:

SÜT ÇEŞİTLERİ; İnek sütü, keçi sütü, manda sütü ve diğer hayvanların  sütleri. Tam yağlı süt, yarım yağlı ve yağsız süt, süt tozu, laktozsuz süt.

SÜT ÜRÜNLERİ: Yoğurt, yoğurt çeşitleri, ayran, tüm peynir çeşitleri (beyaz peynir, kaşar peynir, labne, lor peyniri, süzme peynir, tulum peyniri, krema ve ekşi krema), peynir altı suyu, kesilmiş süt (çökelek), kefir, kremalar, kaymaklar, kahve  kreması, milkshake

İÇECEKLER: Boza, kefir, ayran, sahlep

YAĞLAR, SOSLAR, MAYONEZLER :Tereyağ, margarinler,tüm  hayvansal yağ , mayonez, mayonezli salatalar, soslar, beşamel sos

EKMEKLER: Krakerler, her türlü hazır bisküviler,  gofretler, kekler, hazır pastane ve market ürünleri, poğaça, tostlar, simit, erişte (süt içeren), bazı pirinç unları, bazı galetalar, şehriye karışımları, krema, muffin, pizza ekmekleri, hamburger ekmekleri, tost ekmekleri

ÇORBALAR: Her türlü kremalı çorbalar, yoğurtlu çorbalar, tarhana çorbası, sütlü çorbalar, tüm süt ve süt ürünleri içeren hazır çorbalar.

ETLER: Süt ve süt ürünleri ile işlenmiş dana eti, sosis ve salam türleri,  hamburgerler,  tereyağında kızartılmış etler, hazır köfte harcı ile yapılmış  köfteler, sütle terbiye edilen etler, her  türlü konserve balık.

TATLILAR: Sütten yapılan muhallebi, dondurma, krema, ekşi krema, puding, pastalar, çikolata, krem karamel, helva, çikolata, waffle, kekler,kurabiyeler, profiterol, sütlaç, kazandibi, keşkül, supangle, güllaç, krem şanti, şerbetli sütlü tatlılar, bileşiminde süt, margarin ve tereyağı bulunan tatlı ve şeker türleri, nugat ürleri, her türlü tatlandırıcılar.

MEYVELER: Süt, terayağı ve krema ile servis edilen meyvalar

SEBZELER: Krema veya tereyağı ile hazırlanmış sebzeler, soslu sebzeler, salata sosu

TİCARİ GIDALAR: İçeriğinde kazein, kazeinat, kazein hidrolizat, whey protein (peyniraltı suyu), peyniraltı suyu protein hidrolizatı, süt protein hidrolizatı, laktalbumin, laktalbumin fosfat, laktoglobulin, laktoz, galaktoz, laktulaz, laktitol monohidrat, laktoferrin, diasetil, rekaldent, rennet kazein, tagatoz içeren ticari gıdalar.

HAZIR ATIŞTIRMALIKLAR: Pizzalar, gözlemeler, patetes kızartması, çerezler, yüksek proteinli gıdalar

Anne sütü + Formül mama ile besleniyorsa; bebeğin yalnızca anne sütü aldığı dönemde yakınmaları yoksa annenin diyete alınmasına gerek yoktur. Anne sütü alırken de bulguları varsa; anne yukarıdaki gibi diyete alınarak anne sütü vermeye devam edilir. İnek sütü içerikli formül mama ve süt proteini içeren mamalar kesilir. Çocuktaki alerji tablosunun ağırlığına göre çocuk ileri derecede hidrolize hipoalerjen bir mama ya da aminoasit formülü içeren bir mama ile beslenmeye başlanır.

Yalnızca  formül mama ile besleniyorsa; Bebek ileri derecede hidrolize hipoalerjen bir mama ile  beslenmeye başlanır. Bu mamayı tolere edemeyen bebeklerde aminoasit formülü içeren bir mama ile beslenmeye geçilir.

İSPA’lı çocukların %90-95’i ileri derecede hidrolize hipoalerjen bir mamayı tolere edebilirler. Hipoalerjenik formül mama ile aminoasit formülü içeren bir mama arasında tolerans açısından belirgin bir fark yoktur. İSPA’da Gastrointestinal bulgular, deri bulguları ve komplike olmayan organ bulguları olan hastalarda ileri derecede hidrolize hipoalerjen bir formül mama ile beslenmeye başlanır. Anafilaksi tablosu ile başvuran, kilo almada duraklama ve boy uzamasında yavaşlama olan hastalarda aminoasit formülü içeren bir mama ile beslenmeye başlanmalıdır.

Oral İmmünoterapi (Aşı tedavisi); 3 yaşın üzerindeki çocuklarda kullanılır. 5 yaşın üzerinde daha iyi sonuçlar alınır. İSPA’lı çocuklar çoğunlukla 1 yaşın altında olduğu için İSPA tedavisinde yeri yoktur.

İlaç tedavisi; deri lezyonu olan çocuklarda kaşıntı ve kızarıklığı gidermek için ağızdan antihistaminikler,deriye sürülen kaşıntı giderici kremler kısa süreli kullanılabilir. 

ANAFLAXİ TABLOSUNDA ADRENALİN 1/1000 LİK SOLUSYONUNDAN 0,01M/KG DOZUNDA ACİL OLARAK KAS İÇİNE UYGULANMALIDIR

İnek sütüne alerji varsa keçi, koyun, manda, eşek sütüne de alerji vardır.

Keçi sütü; İSPA’lı çocuklarda yüksek çapraz reaksiyon, besin değerinin düşük olması ve enfeksiyonu arttırma riski nedeniyle verilmemelidir.

Kırmızı et rutin olarak kesilmemelidir.

Tamamlayıcı beslenmeye başlanması geciktirilmemeli. 4-6 ayda sağlıklı çocuklarda olduğu gibi ek besinlere başlanmalıdır.

Tedavi en az 6 ay (ideal olarak 9-12 aya kadar) sürdürülmeli. Bu sürenin sonunda açık besin yükleme testi ile İSPA’nın düzelip düzelmediği değerlendirilmelidir.

İSPA’DAN KORUNMA

  • Her koşulda 6 aylık oluncaya kadar tüm çocuklara anne sütü verilmeli. İSPA lı çocukların çok büyük bir kısmı yalnızca anne sütü aldıklarında herhangi belirti göstermezler. YAKINMASI VE BULGUSU olmayan çocuklarda anneyi diyete almaya gerek yoktur.
  • Anne sütü yetersizse, ailede anne, baba ve kardeşlerden birinde alerji öyküsü varsa; ANNE SÜTÜNE EK BİR MAMA KULLANILACAKSA  standart  inek sütü içeren bir mama yerine İSPA’dan korunmak için Kısmi Hidrolize bir mama kullanılmalıdır.
  • Hamilelikte veya emzirme döneminde diyet yapılması ya da tamamlayıcı beslenmeye geç geçilmesi İSPA gelişimini etkilemez.Rutin diyet yapılmamalıdır.
  • Prebiyotik ve probiyotikler İSPA gelişmesini engellemez.

Yorumlar kapalı.