Öncelikle şunu biliniz ki çocuğunuz ilk altı ayda kilosuna göre aldığı günlük gıdayı artık yaşam boyu almayacaktır. İlk altı ayda büyüme hızı çok fazladır. İlk aylarda ayda 800-1000 gr. kilo alan çocuğunuz, 8 aydan sonra ayda 350-400 gr. kadar kilo artışı gösterir. Buna paralel olarak da yiyecek tüketimi ilk aylara göre daha azdır. Aşağıdaki önerilere uyarsanız iştahsızlık problemini kolayca aşabilirsiniz.

  1. Çocuğunuzu belirli aralıklarla besleyiniz. Mümkün olduğunca tüm aile bireyleri aynı anda sofraya oturmalıdır.
  2. Çocuğunuzla ilgilenin, sofrada onunla sohbet edin.
  3. Kendi kendine yemek yemesine ve parmaklarını kullanması izin verin. Orta yere bir örtü serin çocuğunuzu üzerine oturtun. Önüne eliyle ya da kaşıkla yiyebileceği yiyecekleri koyun. Bırakın biraz eline yüzüne sürsün biraz etrafa saçsın. Kendi kendine yiyebileceği 2 kaşık yemek sizin zorla yedirdiğiniz 1 tabak yemekten daha yararlıdır.
  4. Yemeği çocuğunuzla birlikte hazırlayın. Size yardım etmesine izin verin. Hazırladığı yemeği yemekten büyük zevk alacaktır.
  5. Çocukların kalori gereksinimleri erişkinlere göre daha az olduğu için çabuk doyarlar ve doyduktan sonra da bir şey yemezler. Erişkinler doysalar bile yemeğe devam edebilirler. O nedenle sofrada uzun süre kalıp tüm yemekleri bitirmesi için ona baskı uygulamayınız. Sofrada geçireceğiniz süre 20-30 dakikayı geçmemelidir.
  6. Onu anlamaya çalışın. Çok mu yorgun, canı mı sıkkın, hasta mı? Araştırın. Çocuklar hastayken normalde yediklerinin üçte birini, hatta dörtte birini yerler. Hastalıkları geçirdikten sonra yemediği miktarı kısa sürede fazladan yiyerek telafi ederler. Ona hastalığı süresince sindirimi kolay sulu gıdalar veriniz.
  7. Anne ve babalar beslenme konusunda bilinçli olmalı, şişman olmanın sağlıklı olmak anlamına gelmediğini bilmelidir. Çocuklar, besinlerini annelerini mutlu etmek için değil, karınlarını doyurmak için alırlar. Çocuğunuz yemeğini yemiyorsa bırakın yemesin. Kesinlikle üzülmeyin. Ancak bir dahaki öğüne kadar ona hiç bir şey vermeyiniz. Bir sonraki öğünde yediği yemeği tekrar onun önüne koyun, yemeğini yemiyor, aman aç kalacak endişesiyle, süt içirmek, şeker, çikolata, bisküvi, kraker gibi abur cubur şeyler vermek yanlış bir tutumdur. Açlık insana çok şey öğreten önemli bir deneyimdir. En iyi iştah ilacı onu aç bırakmaktır. Göreceksiniz sonunda kesinlikle yiyecektir. Yemeğe zorlanan çocuklar ileride ya çok şişman ya da çok zayıf çocuklar olmaktadır.
  8. ÇOCUĞUNUZU KESİNLİKLE YEMEĞE ZORLAMAYINIZ! Israrla yedirmeye çalışmayınız. Çocuğunuzun burnunu tıkayarak zorla verdiğiniz gıdanın onun için hiç bir besleyici değeri olmadığını bilin. Onu kusturur, hırçınlaştır, problemini daha da büyütürsünüz. Geçici olan bu problemi, sevgi, sabır ve anlayışla çözebilirsiniz.
  9. Aldığı süt miktarını azaltın, böylelikle diğer yiyeceklere yönelmesini sağlarsınız. Bu dönemde 500-750 cc süt (2-3 su bardağı) ve süt ürünleri onun için yeterlidir.
  10. Yemek istemeyen çocuğa yemek yedirmeye çalışmak dünyanın en zor işidir. Öğün sayısını azaltınız. Bu dönemde 3-4 öğün yeterlidir. Artık eskisi gibi 6-7 öğün almayacaktır. Kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği yeterlidir. 3 öğün yiyerek normal gelişimini sürdürür.
  11. Çocuğunuza sofra adabını öğretiniz. Unutmayınız, çocuğunuz söylediklerinizden çok yaptıklarınızdan etkilenirler. Siz davranışlarınızla ona örnek olunuz. Yemek seçmeyiniz. Tabağınızdaki yemeğinizi bitiriniz. Göreceksiniz o da aynısını yapacaktır. Yemek öncesinde ve yemek sonrasında ellerini yıkamasını ve yemekten sonra dişlerini fırçalamasını ona öğretiniz.

 

ÇOCUĞUNUZ YEMEĞİNİ YEMİYORSA

  • Başını yana çevirip uzaklaştırıyorsa
  • Bardağı, tabağı itiyor, yere fırlatıyorsa
  • Yemeği görünce ağlıyor, bağırıyorsa
  • Yemekleri tükürüyor veya uzun süreli çiğniyorsa
  • Ağzında yemekleri tutuyor veya yemekleri alınca kusuyorsa

Asla zorlamayın.

  • Yemeği yorumsuz olarak önünden alın ve yanından uzaklaştırın.
  • Bir dahaki öğüne kadar istese de ona hiçbir şey vermeyin.
  • Yemek yememesinden dolayı üzüldüğünüzü ona belli etmeyin. Bunu yapmak zor olabilir. Ancak başarabilirseniz çok etkin bir çözüm olduğunu göreceksiniz.
  • Yemek sadece bir besin aracıdır. Ne bir ödül, ne de bir cezadır. Yaşamak için beslenmesi gerektiğini bilmelidir.
  • Sizin göreviniz yalnızca çocuğunuza yemeği sunmaktır. Zorla yemek yedirmek değildir.
  • Yemek saatlerini çocuğunuzla savaş saatlerine çevirmeyiniz. Bu savaşı kesinlikle kaybedeceğinizi bilin.
  • Yemek saatleri çocuğunuzla paylaştığınız, ona yakınlaştığınız birlikte bir sevgi yumağı oluşturduğunuz, yaşamınızın en güzel anlarıdır. Lütfen yemek yemesi için ısrar ederek bu güzel anı bozmayınız.

 

 

Dr. Yılmaz Bay
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı

Yorumlar kapalı.