“Dünyada tek bir güzel çocuk vardır. Bütün anneler de ona sahiptir.”

Bu dönemde bebeğinizin etrafa ilgisinin daha da arttığını, kendine özel bir kişilik geliştirdiğini göreceksiniz. Artık tüm ev halkını tanıyıp ayırt edebiliyor. Etrafındakileri daha iyi görebiliyor. Gözünü dikip etrafına dikkatlice bakabiliyor. Hoşuna giden durumlarda kahkaha ile gülüyor. Zil sesine başını çeviriyor. Dik durumda tutulmaktan hoşlanıyor. Yerden ya da elinizden destek alarak zıplıyor. Hafif bir destekle oturabilir. Önüne konulan eşyalar ona daha çekici geliyor. Yüzükoyun pozisyondan sırt üstü pozisyona rahatlıkla dönebiliyor. Ağırlığını elleri üzerine vererek başını ve göğsünü kuvvetle kaldırabiliyor. Tek elle eşyalara uzanabiliyor. İnsan sesine tepki verebiliyor. Konuşan iki ayrı kişiye dönebiliyor. İlgilendiğinizde gülümsüyor ve sizinle konuşuyor. Adını söylediğinizde dönüp size bakabiliyor. Farklı sesler çıkartabiliyor. Konuşmalarınızı ve hareketlerinizi taklit edebiliyor. Agu agu gibi kendine özgü sesler çıkartabilir. Elinden oyuncağını aldığınızda size tepki veriyor. Dikkat !!! Ev halkı dışındakilerden korkabilir. Bebeğinizin çıkardığı sesleri taklit ederek onu konuşmaya teşvik edin. Kısa ve anlaşılır kelimelerle konuşun. Bebeğinizin başka bebeklerle karşılaşmasını sağlayın ve birbirlerini tanıyıp incelemesine izin verin.

OYUNCAK SEÇİMİ

(5-6 AY)

  • Kitaplar  bu dönemde yine onun en iyi oyun arkadaşı olmaya devam ediyor,
  • Dokunulduğunda değişik sesler ve renkli ışıklar veren  oyuncaklar, 
  • Yansıtıcılı aynalar,
  • Zilli, saplı ya da dönerli çıngıraklar bu dönemde çocuğunuzun ruhsal gelişmesine yardımcı olacaktır,
  • Çeşitli hayvan figürleri,
  • Çeşitli renk ve boyuttaki toplar,
  • Oyuncak bebekler,kuklalar,
  • Tencere,sahan,kaşık gibi ev aletleri.

HANGİ OYUNLARI OYNAYABİLİRSİNİZ?

Bebeğinize sık sık sarılıp “SENİ SEVİYORUM” deyin

Bebeğinizin ilk aylardaki deneyimlerinin  onun gelecekteki beyin kapasitesinin gelişmesine çok büyük olumlu etkisi vardır.

  • Oyuncak nerede oyunu oynayabilirsiniz. Bebeğinizi sırt üstü yatırın. Sevdiği bir oyuncağı gözünün önünde tutun. Sonra onu göremeyeceği bir yere götürüp “Oyuncak neredeeee…” Sonra tekrar gösterip “Bak oyuncak buradaaa” deyin. Oyuncağı çeşitli yerlere saklayarak bunu tekrarlayın
  • Bir el fenerini renkli bir kağıtla kaplayın. Çeşitli açılardan çocuğunuzun gözüne yaklaştırın. “Işık, ışık, güzel ışık, ışığa bak” gibi sözlerle onu görsel ve işitsel olarak uyarın.
  • Bebeğinizi kucağınıza alın. Yüzüne sevgi ile bakarken değişik seslerle onu uyarın. Arı gibi vızıldayın, siren sesi çıkartın, yanaklarınızı şişirip puflayın, öksürün, hapşurun.
  • Müzikli bir oyuncağı çocuğunuzun göremeyeceği bir yere koyun. Yüzünü müziğe döndüğünde ona sarılarak “Seni Seviyorum” deyin. Oyuncağın yerini değiştirerek bu davranışını pekiştirin.
  • Bebeğinizle birlikte sık sık ayna karşısına geçip çeşitli hareketler ve muzipliklerle onu güldürmeye çalışın.
  • Aynada kendisini ve sizi incelemesini sağlayın
  • Bebeğinizle sürekli konuşun.
  • Ona ninniler, şarkılar söyleyin.

DEĞİŞİK TADLAR

          YOĞURT: Yoğurt içinde zararlı mikrop barındırmaması, aksine faydalı bakteri (Probiotik) barındırması,  bozulmadan uzun süre korunabilmesi ve anne sütünden sonra sindirimi en kolay besin olması nedeniyle ülkemizde bebek beslenmesine erkenden konulması gereken oldukça önemli bir besindir. Anne sütü ile yoğurt hazırlanışı: Eğer sütünüz fazla ise ve rahat bir şekilde sağabiliyorsanız sütünüzle yoğurt yapabilirsiniz. 180 cc kadar anne sütünü yoğurt yapacağınız bir kap içine koyun elinizin dayanabileceği sıcaklığa gelinceye kadar (42-43 C) içi sıcak su dolu bir tencere içinde bekletin. Anne sütü 42-43 C’ ye  geldiğinde içinden 2-3 tatlı kaşığı bir miktar bir kap içine alınız. Üzerine 1 tatlı kaşığı yoğurt mayası ilave ederek iyice karıştırınız. Hazırladığınız bu karışımı yoğurt yapacağınız ; anne sütüne  kabın kenarından  yavaşça ilave ediniz. Kımıldatmadan üzerini örtünüz. 4-5 saat bekledikten sonra üzerini  açınız. Sonra buzdolabında 5-6 saat dinlendiriniz .Artık yoğurdunuz çocuğunuza sunulmaya hazırdır.

      Devam maması ile yoğurt hazırlanışı:1 su bardağı (180 cc kadar ) suyu kaynatıp elinizin dayanabileceği sıcaklığa gelinceye kadar soğutunuz (42-43 C). İçine 6 ölçek devam maması koyup; iyice karıştırınız. Hazırladığınız bu karışımdan 2-3 tatlı kaşığı bir miktar bir kap içine alınız. Üzerine 1 tatlı kaşığı yoğurt ilave ederek iyice karıştırınız. Hazırladığınız bu karışımı yoğurt yapacağınız devam maması üzerine   kabın kenarından  yavaşça ilave ediniz. Kımıldatmadan üzerini örtünüz. 4-5 saat bekledikten sonra üzerini  açınız. Sonra buzdolabında 5-6 saat dinlendirdikten sonra artık yoğurdunuz  çocuğunuza sunulmaya hazır hale gelmiştir.

Devam maması ile ya da anne sütü ile hazırladığınız yoğurtlar inek-keçi-koyun sütü ile hazırlanan yoğurtlar gibi katı olmayacaktır. Yoğurdun katı olması da gerekmez. Yoğurt  tadı oluşmuşsa yeterlidir. Çocuğunuza rahatlıkla verebilirsiniz.

       Anne sütünüz yoksa, devam maması ile yoğurt yapmaya ekonomik durumunuz uygun değilse yoğurdu 1 su bardağı süt ile de yapabilirsiniz. İnek sütü ile yoğurdu anne sütü ile hazırladığınız yoğurt gibi hazırlayabilirsiniz. 1 yaşına kadar inek sütü vermiyoruz. Ancak işlenmiş süt olduğu ve içinde probiotik barındırdığı için 5-6 aydan itibaren bebeğinize her zaman yoğurt sunabilirsiniz. 

       Evde yoğurt hazırlayamazsanız, katkı maddesi içermeyen, üzerinde katkısız doğal yoğurt yazan hazır yoğurtlardan ya da bebekler için özel olarak hazırlanmış yoğurtlardan da bebeğinize verebilirsiniz.

      Evde hazırladığınız ya da hazır olarak aldığınız yoğurtları 3-4 gün süre ile bebeğinize verebilirsiniz. Daha sonra kullanmayınız. Besin değeri azalır.        

ÇOCUKLARDA ATEŞ

           Yüksek ateş  tüm anne ve babaların korkulu rüyasıdır.

            Sevgili Anneler ve Babalar; ATEŞTEN KORKMAYINIZ.

Çünkü ateş, vücudun en önemli savunma mekanizmasıdır. Vücuda mikrop girdiğinde; vücut bu mikropla daha kolay savaşabilmek için ısısını yükseltir. Mikroplar normal vücut sıcaklığı olan 36-37-38 C’de daha iyi büyür ve çoğalırlar. Vücut herhangi bir enfeksiyon durumunda enfeksiyona neden olan mikropların beslenmesini bozmak ve üremelerini engellemek için ısısını yükseltir. Ateş yüksekliğinde vücut savunmasını sağlayan beyaz kan hücreleri mikropların bulunduğu ortama daha hızlı gider ve o ortamda; daha çok mikropları öldürücü maddeler salgılar. Ateşin yükselme derecesi mikrobun ve bünyenin durumuna göre 38 ile 41,7 derece arasında olabilir. Ateş yüksekliği ile hastalığın ağırlığı arasında herhangi bir ilişki yoktur. Basit viral üst solunum yolu enfeksiyonlarında 40-41 C’ye kadar yükselebilen bir ateş olabileceği gibi çok ağır bir enfeksiyon hastalığı bazen 38-38,5 C dolaylarında hafif bir ateşle de seyredebilir. Aile içinde havale geçiren birisi yoksa 41 dereceye kadar yükselen ateş çocuğunuzda genelde havaleye ya da olumsuz bir etkiye neden olmaz ve de çocuğunuzun mikroplarla iyi savaştığının ve mikropları yaktığının bir göstergesidir. Ateşine hemen müdahale ederek onun bu savaşına engel olmayınız.

        Çocuğunuzun normal vücut ısısı popodan (rektal) ya da kulaktan 37,3-37,8 C arasındadır. Genelde çocuklarda ateş; mikrobik hastalıklarda yükselir ve hastalığın ilk habercisidir. Karma aşılardan sonra 1-2 gün süre ile 38,5-39 C’ye kadar yükselen hafif bir ateş olabilir. Bazen ortamın aşırı sıcak olması ya da çocuğun fazla giydirilmiş olması  da özellikle küçük çocuklarda her hangi bir hastalık olmadan ateşte hafif bir yükselme yapabilir. Çevre koşullarını düzenlemesi ve çocuğun giysilerinin azaltılması ile  bu ateş düşer.

ATEŞ NASIL ÖLÇÜLÜR?

Evde mutlaka vücut ısısını ölçen bir Termometre bulundurunuz. Bunlar pille çalışan ve ısıyı yazarak gösteren dijital termometreler olabilir. Çocuklarda en doğru ve iyi ısı ölçümü dijital termometre ile popodan (rektal) alınan ısı ölçümüdür. Dijital termometreyi 2 cm popodan içeriye girecek şekilde yerleştirin. Sinyal verince çıkarıp okuyun. Ölçtüğünüz ısı 37,8 C’nin altına ise normaldir. Eğer çocuğunuzda popodan ısı ölçümü yapmak istemiyorsanız; kasık bölgesini iyice temizleyip kurulayın. Dereceyi kasığa yerleştirdikten sonra bağcını karnına doğru kıvırın. Sinyal verince çıkarıp okuyun. 37,5 C’nin altında ise normaldir. Bebeklerde ve çocuklarda dijital derece ile dil atından da ateş ölçebilirsiniz. Dijital dereceyi dil altına yerleştirin sinyal verince çıkarıp okuyun. 37,8 C’nin altında ise normaldir. Çocuklarda koltuk altından yapılan ısı ölçümü çok doğru olmayabilir. Koltuk altı dereceyi iyice kavrayamaz, koltuk altı terli olabilir, derece koltuk altına çok iyi yerleştirilemeyebilir. Ateş yüksekliğinde koltuk altındaki küçük damarlar kasıldığı için vücutta dolaşan sıcak kan koltuk altına tam olarak ulaşamamakta ve sonuçta koltuk altı ısı ölçümü gerçek vücut ısısını tam olarak yansıtamamaktadır. 2 Yaş üstü çocuklarda; ateş ölçümünü kulaktan da yapabilirsiniz. Kulak zarı beyine  kan götüren ana damardan beslendiği için kulaktan ölçtüğünüz derece  beyindeki ısı merkezine ulaşa, gerçek ısıya çok yakındır. Ölçüm yapmadan önce dış kulak yolunu kapatan kir olmadığından emin olmalısınız. Çocuğunuzda kulaktan ısı ölçümü yaparken her iki kulaktan da ikişer kez ölçüm alın ve en yüksek ölçüyü esas alın. Ölçtüğünüz ısı 37,8 C’nin altında ise normaldir.

            DİKKAT !!!! Lazerli ateş ölçer denilen uzaktan ateş ölçerlerle çocuğunuzun alnından ya da vücudun çeşitli yerlerinden ateşini asla ölçmeyiniz. Vücudun bu bölgeleri hava ile temas ettiği için ortam ısısından etkilenebilirler. Uzaktan ateş ölçerler gerçek ısıyı yansıtmadığı için sizi yanıltabilir.

ATEŞ NASIL DÜŞÜRÜLÜR?

Ateş; 37,8-39 derece arasında ise herhangi bir ilaç kullanmayın ve aşağıdaki önlemleri alın

  • Öncelikle üzerinde ki fazla giysileri çıkartın.
  • İnce hafif ve vücudunu sıkmayan giysiler giydirin.
  • Ortamın sıcaklığını düşürün. Bulunduğu odanın sıcaklığını olanak varsa 18-20-C’ye kadar indirebilirsiniz.
  • Ateşli çocuklarda solunum ve terleme ile fazla su kaybı olur. Bol su ve sulu gıdalar vermelisiniz.
  • Yemek için zorlamayın ancak yemek istiyorsa da kısıtlamayın.
  • İstirahat için zorlamayın ancak aşırı fiziksel aktiviteyi azaltıcı önlemler alın.
  • 39 C’nin üzerindeki ateşlerde vücudunu ılık suya batırılmış bezlerle silebilirsiniz
  • Hafi bir yelpazeleme de yapabilirsiniz.
  • Bir vantilatör ya da kurutma makinesini çalıştırarak da çocuğun vücut ısısının düşmesini sağlayabilirsiniz.

     Ateş; 39 C’nin üzerinde ise yukarıda ki önlemlere ek olarak doktorunuzun önerdiği ağrı kesici, ateş düşürücü ilaçtan (6 ay altında yalnızca paracetamol, 6 ay üzerinde paracetamol ya da ibuprofen) çocuğunuzun kilosuna göre doktorunuzun önerdiği dozda verebilirsiniz.Bu ilaçlar genelde kilosunun yarısı miktarında (örneğin: 10 kiloluk bir çocukta 5 ml gibi) Ateş düşürücü ilaç verdikten sonra En az 1-2 saat bekleyin. İlaç etkisini göstermeye genellikle yarım saat içinde başlar, 2 saatte etkisini tam olarak gösterir. Ateşin tam olarak kontrol altına alınabilmesi için ilaç alındıktan sonra 4 saatin geçmesi gerekir. İlaç verdikten 2 saat sonra ateşte düşme eğilimi başlamışsa; herhangi bir ek önlem almadan  daha 2 saat beklemelisiniz. Ateş düşürücü ilaç verdikten 2 saat sonra ateş düşmeye başlamamışsa ya da daha da yükselmişse ılık su ile çocuğunuzun vücudunu silebilirsiniz. 39,5 derecenin üzerindeki özellikle 40-41 derece dolaylarında ki ateşte mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

ATEŞ YÜKSELİRKEN ÇOCUĞUNUZDA ÜŞÜME TİTREME OLMASI NORMALDİR. VÜCUT TİTREYEREK ISISINI YÜKSELTİR. TİTRİYOR, ÜŞÜYOR DİYE; ENDİŞE ETMEYİN, DAHA FAZLA SARMAYIN, ÜZERİNDEKİ GİYSİLERİ AZALTIN, ORTAMIN SICAKLIĞINI DÜŞÜRÜN. ÜŞÜME-TİTREME ESNASINDA VÜCUT ISISINI YÜKSELTMEK İÇİN EL VE AYAK DAMARLARINI DARALTIR. ÜŞÜYEN, TİTREYEN ÇOCUĞUN AYAKLARINA ÇORAP, ELLERİNE ELDİVEN GİYDİREBİLİRSİNİZ. BÖYLELİKLE EL VE AYAK DAMARLARINI GENİŞLETEREK EL VE AYAKLARDAN DA VÜCUT ISISININ DÜŞMESİNİ SAĞLAYABİLİRSİNİZ. VÜCUDUNUN GERİ KALAN YERLERİNİ MUTLAKA AÇMALISINIZ.      

ILIK SU İLE ATEŞ NASIL DÜŞÜRÜLÜR?

  1. Geniş bir kap içerisinde vücut sıcaklığının altında genellikle 30-32 C dolaylarında bir su hazırlayın.
  2. Çocuğun vücudunu tahriş etmeyecek yumuşak birkaç bez, havlu, çocuğunuzun pamuklu atletleri ya da süngerlerden birkaç adet  bu suyun içerisine koyun.
  3. Bebeğinizin üzerinde ki tüm giysileri çıkartarak onu kuru bir havlu üzerine yatırın.
  4. Ilık suya koyduğunuz bezleri çocuğunuzun alın bölgesine, boyun altı, koltukaltı, kasık bölgesi gibi büyük atar damaların geçtiği bölgeye koyun ve bu bezleri her 2-3 dakikada bir değiştirin. Diğer bezlerle vücudun damardan zengin olan yüz, karın, kol ekleminin iç yüzü el bileklerinin iç yüzü, diz ekleminin iç yüzü gibi bölgelerini özellikle silin. Ana damarlar bu bölgelerden geçtiği için silme işlemi ile ateş daha kolay düşecektir.
  5. Silme işlemi uyguladığınız  bezleri de her 2-3 dakika da bir değiştirin.
  6. Çocuğunuzda yüz, karın kol içi, diz içi gibi bölgelere  ıslak bezler koyup beklemeyin. Mutlaka ıslak bezle vücuda  silme işlemi uygulayın.
  7. Ilık suya batırılmış bezle silme işlemi ile ateşi düşürmek için silme işlemini aralıksız olarak 20-30 dakika süreyle sürdürülmesi gerekir. Çocuğunuz ağlasa da bu silme işlemini sürdürmelisiniz.    
  8. EN PRATİK ISI DÜŞÜRME YÖNTEMİ; GENİŞ BİR KABİÇİNE 30-32 C DOLAYLARINDA BİR SU HAZIRLAYIN. ÇOCUĞUNUZUN KISA KOLLU BİR ATLETİNİ BU SUDA İYİCE ISLATIN. ISLATTIĞINIZ BU ATLETİN FAZLA SUYUNU BAŞINA SIKIN. SONRADA ISLAK ATLETİ ÇOCUĞUNUZA GİYDİRİN. ATLET ÇOCUĞUNUZUN ÜZERİNDE 2-3 DAKİKA KALDIKTAN SONRA AYNI İŞLEMİ YİNELEYİN. 20-30 DAKİKA İÇİNDE ATEŞİN DÜŞMEYE BAŞLADIĞINI GÖRECEKSİNİZ.
  9. Eğer bebeğiniz ılık suyla silme işlemine çok şiddetli tepki gösteriyorsa ılık suyla banyo yaptırabilirsiniz.

ILIK SU İLE BANYO NASIL YAPTIRILIR?

  1. Geniş bir kap ya da küvet içinde 30-32 C dolaylarında su hazırlayın.
  2. Bebeğinizi boynundan altı bu suyun içerisinde olacak şekilde küvete oturtun. (Bebeğiniz çok ağlıyorsa bebeğinizle birlikte sizde küvete girebilirsiniz.) 20 ile 30 dakika süre ile küvet içinde bebeğinizi tutmalısınız 
  3. Banyodan çıktıktan sonra yumuşak bir havluyla vücudunu silin.
  4. Çocuğunuzun üzerine ince, hafif ve vücudu sıkmayan yumuşak giysiler giydirin.
  5. Ilık suyla sildikten ya da ılık su ile banyo yaptırdıktan 1-2 saat sonra ateş düşmeye başlamadıysa çocuğunuzu giydirmeden kuru bir havlu üzerine yatırın. Vücut üzerinde hafif bir akım olacak şekilde 20-30 dakika süre ile yelpazeleme işlemi uygulayabilirsiniz.
  6. Ilık suyla 1-2 dakika süreyle duş aldırmanın ateşin düşürülmesine hiçbir yayarı yoktur, asla yapmayınız.

            Ateşi düşürmek için alkol, sirke, kolonya, BUZ ya da buzlu su kullanmayın.          

            Soğuk su ile çocuğunuza duş aldırmayın. Yüz, karın, kol içi, diz içi gibi bölgelere ıslak bezler koyupbeklemeyin. Çünkü bu işlemler derideki damarları daraltarak ateşin düşmesini engellemekte ve vücudun iç ısısını yükselterek çocuğunuzun havale geçirme riskini arttırmaktadır.

ÖKSÜRÜK

Öksürük solunum yollarını zararlı etkilerden koruyan vücudun en önemli savunma refleksidir. Öksürük bazen çocuğunuzun kendi ağız salgısının solunum yollarına kaçması gibi basit bir nedenden olabileceği gibi, çoğunlukla da solunum yollarının bakteri ya da virüs denilen mikroplar tarafından tutulması gibi daha önemli bir nedenle olur. Mikroplar solunum yollarına girdiğinde vücudun savunma hücreleri onlara karşı koymakta ve onların solunum yollarında ilerlemelerine engel olmaktadır. Öksürük, solunum yollarında ilerleyen bu mikropları ve mikroplarla vücut hücrelerinin savaşı sonucu ortaya çıkan artıkları dışarıya atan vücudun en önemli savunma mekanizmasıdır. Öksürük solunum yollarının bir çeşit süpürgesidir.

Eğer çocuğunuzun neşesi ve canlılığı yerinde ise, sizi emiyor ya da mamasını yiyorsa; bırakın öksürsün. Çünkü öksürerek solunum yollarını temizler. Çocuklar erişkinler gibi öksürük sıvısını öksürerek dışarı çıkartamayabilir. Çoğunlukla bu sıvıyı yutarlar. Bu sıvıyı yutmasının hiçbir sakıncası yoktur. Bazen kusmalarında ya da dışkılarında öksürük sıvısı olabilir. Bu da önemli değildir. Çocuk öksürüyor diye hemen öksürük kesici ilaçlar kullanmayınız. Hastalığını daha da ağırlaştırırsınız. Çocuğunuzu huzursuz eden, uykusunu bölen şiddetli bir öksürük varsa;  doktorunuzun önerileri doğrultusunda solunum yollarındaki koyu yapışkan salgıları yumuşatıcı, balgam söktürücü ilaçlar ya da uykuyu etkileyen aşırı öksürükte kısa süreli öksürük kesici ilaçlar kullanabilirsiniz.

En önemli öksürük ilacı sudur. Öksürükte; Öncelikle çocuğunuzun aldığı sıvı miktarını arttırın. Anne sütü, su ve sulu besinleri sık sık çocuğunuza sunun. Ayrıca solunum salgılarını yumuşatmak için geleneksel yöntemlerden de yararlanabilirsiniz. Bunlar; Ihlamur, papatya, rezene çayı, zencefil, nane- limon, limonata, 4 yaş üzerinde de adaçayı gibi sıvı besinlerdir. BAL ETKİNLİĞİ KANITLANMIŞ TEK ÖKSÜRÜK KESİCİDİR. 1 yaş üzerinde bal doğrudan verilebildiği gibi ekmek üzerine sürülüp yağlı ballı ekmek ya da ballı limonlu çaylar şeklinde de verilebilir. Geleneksel olarak kullandığımız çorbalarda öksürüğün gerilemesine yardımcı olurlar. Et suyu, tavuk suyu ile yapılan pirinç, un, şehriye çorbaları, tarhana çorbaları, havuçlu, patatesli, kerevizli, soğanlı, sarımsaklı, maydanozlu çorbalar da öksürüğün gerilemesine yardımcı olurlar. 

  Çocuğunuzun bulunduğu odayı havalandırın. Odadaki havanın nemli olmasını sağlayınız. Öksürükte burun yolunun açık tutulması da çok önemlidir. Eczaneden alacağınız halk arasında tuzlu su olarak adlandırılan Serum Fizyolojik içeren burun damlalarını kullanabilirsiniz. Günde 4-6 kez;  3-4 saat ara ile  her bir burun deliğine 4-5 damla olmak üzere serum fizyolojik kullanabilirsiniz. Ufak çocuklarda burun damlası damlattıktan 1-2 dakika sonra burundaki fazla sıvıyı almak için  pille çalışan otomatik burun aspiratörleri ya da ağızla çekilen burun aspiratörleri kullanabilirsiniz.

Eğer öksürükle birlikte çocuğunuzun ateşi sürekli yüksek seyrediyorsa; bitkin, halsiz, huzursuz ve yiyeceklerini yemiyorsa (Hastalıkta çocuklar normalde yediklerinin üçte birini, dörtte birini yerler. Hastalık geçtikten sonra daha fazla gıda alarak bu açığı kısa sürede kapatırlar), burun delikleri her nefes alış verişte belirgin olarak açılıp kapanıyorsa, göğüs her nefes alış verişte ileri derecede inip kalkıyorsa en kısa sürede doktorunuza başvurmalısınız. Çocuğunuzun bulunduğu yerde kesinlikle sigara içmeyiniz. Odayı sık sık havalandırınız. Gazla çalışan borusuz ısıtıcılar  kullanmayınız.                                                                  

Dr. YILMAZ BAY

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı

Comments are closed.