Dünyada tek bir güzel çocuk vardır. Bütün annelerde ona sahiptir.”

           Bu dönemde bebeğinizin etrafa ilgisinin daha da arttığını, kendine özel bir kişilik geliştirdiğini göreceksiniz. Artık tüm ev halkını tanıyıp ayırt edebiliyor. Etrafındakileri daha iyi görebiliyor. Gözünü dikip etrafına dikkatlice bakabiliyor. Hoşuna giden durumlarda kahkaha ile gülüyor. Zil sesine başını çeviriyor. Dik durumda tutulmaktan hoşlanıyor. Yerden ya da elinizden destek alarak zıplıyor. Hafif bir destekle oturabilir. Önüne konulan eşyalar ona daha çekici geliyor. Yüzükoyun pozisyondan sırt üstü pozisyona rahatlıkla dönebiliyor. Ağırlığını elleri üzerine vererek başını ve göğsünü kuvvetle kaldırabiliyor. Tek elle eşyalara uzanabiliyor. İnsan sesine tepki verebiliyor. Konuşan iki ayrı kişiye dönebiliyor. İlgilendiğinizde gülümsüyor ve sizinle konuşuyor. Adını söylediğinizde dönüp size bakabiliyor. Farklı sesler çıkartabiliyor. Konuşmalarınızı ve hareketlerinizi taklit edebiliyor. Agu agu gibi kendine özgü sesler çıkartabilir. Elinden oyuncağını aldığınızda size tepki veriyor. Dikkat !!! Ev halkı dışındakilerden korkabilir. Bebeğinizin çıkardığı sesleri taklit ederek onu konuşmaya teşvik edin. Kısa ve anlaşılır kelimelerle konuşun. Bebeğinizin başka bebeklerle karşılaşmasını sağlayın ve bir birlerini tanıyıp incelemesine izin verin. 

OYUNCAK SEÇİMİ:  Bebeğinizle birlikte sık sık ayna karşısına geçip çeşitli hareketler ve muzipliklerle onu güldürmeye çalışın. Aynada kendisini ve sizi incelemesini sağlayın. Dokunulduğunda değişik sesler ve renkli ışıklar veren  oyuncaklar, yansıtıcılı aynalar, zilli, saplı ya da dönerli çıngıraklar bu dönemde çocuğunuzun ruhsal gelişmesine yardımcı olacaktır. Kitaplar yine bu dönemde yine onun en iyi oyun arkadaşı olmaya devam ediyor.

Bu ay ki kontrolünüzde doktorunuz size ağızdan İshal Aşısı(Rota Virüs Aşısı) 2. Dozu önerecektir. Çocukluk çağının hastaneye yatış gerektiren ağır ishalleri Rota Virüs denilen bir cins mikropla oluşur. Çocuğunuza ishal aşısı yaptırınız. Doktorunuzun önerdiği Poli vitamini içeren preparata bu dönemde de devam etmelisiniz.

Bu dönemde çocuğunuzun beslenmesine yeni tatlar ve yeni gıdalar eklemeye devam edeceğiz. Bu gıdaları yine azdan başlayarak giderek artırmalısınız.

 

DEĞİŞİK TADLAR

          YOĞURT: Yoğurt içinde zararlı mikrop barındırmaması, aksine faydalı mikropları barındırması,  bozulmadan uzun süre korunabilmesi ve anne sütünden sonra sindirimi en kolay besin olması nedeniyle ülkemizde bebek beslenmesine erkenden konulması gereken oldukça önemli bir besindir.

Hazırlanışı: 1 su bardağı (180 cc kadar ) suyu kaynatıp elinizin dayanabileceği sıcaklığa gelinceye kadar soğutunuz (42-43 C). İçine 6 ölçek devam maması koyup; iyice karıştırınız. Hazırladığınız bu karışımdan 2-3 tatlı kaşığı bir miktar bir kap içine alınız.Üzerine 1 tatlı kaşığı yoğurt ilave ederek iyice karıştırınız. Hazırladığınız bu karışımı yoğurt yapacağınız ; süte  kabın kenarından  yavaşça ilave ediniz. Kımıldatmadan üzerini örtünüz. 4-5 saat bekledikten sonra üzerini  açınız. Sonra buzdolabında 5-6 saat dinlendiriniz .Artık yoğurdunuz   çocuğunuza sunulmaya hazır.

Eğer sütünüz fazla ise ve rahat bir şekilde sağabiliyorsanız mama yerine anne sütünü kullanarak da yukarıdaki tarife göre  yoğurt yapabilirsiniz. Devam maması ile ya da anne sütü ile hazırladığınız yoğurtlar inek sütü ile hazırlanan yoğurtlar gibi katı olmayacaktır. Yoğurdun katı olması da gerekmez.Yoğurt  tadı oluşmuşsa yeterlidir. Çocuğunuza rahatlıkla verebilirsiniz.

Devam maması ile yoğurt yapmaya ekonomik durumunuz uygun değilse yoğurdu 1 su bardağı süt ile de yapabilirsiniz.

Evde yoğurt hazırlayamazsanız, katkı maddesi içermeyen, üzerinde katkısız doğal yoğurt yazan hazır yoğurtlardan ya da bebekler için özel olarak hazırlanmış yoğurtlardan bebeğinize verebilirsiniz.

Evde hazırladığınız ya da hazır olarak aldığınız yoğurtları 3 gün süre ile bebeğinize verebilirsiniz. Daha sonra kullanmayınız.Besin değeri azalır.

 

ÖKSÜRÜK 

Öksürük solunum yollarını zararlı etkilerden koruyan vücudun en önemli savunma refleksidir.  Öksürük bazen çocuğunuzun kendi ağız salgısının solunum yollarına kaçması gibi basit bir nedenden olabileceği gibi çoğunlukla da solunum yollarının bakteri ya da virüs denilen mikroplar tarafından tutulması sonucu daha önemli nedenlerle olur. Mikroplar solunum yollarına girdiğinde vücudun savunma hücreleri onlara karşı koymakta ve onların solunum yollarında ilerlemelerine engel olmaktadır. Öksürük, solunum yollarında ilerleyen bu mikropları ve mikroplara vücut hücrelerinin savaşı sonucu ortaya çıkan artıkları dışarıya atan vücudun en önemli savunma mekanizmasıdır. Öksürük solunum yollarının bir çeşit süpürgesidir.

Eğer çocuğunuzun neşesi ve canlılığı yerinde ise, sizi emiyor ya da mamasını yiyorsa bırakın öksürsün.  Çünkü çocuğunuz öksürerek solunum yollarındaki zararlı mikropları temizler. Çocuklar erişkinler gibi öksürük sıvısını öksürerek dışarı çıkartamayabilir. Çoğunlukla bu sıvıyı yutarlar. Bu sıvıyı yutmasının hiçbir sakıncası yoktur. Bazen çocuğunuzun  kusmuğunda ya da dışkısında öksürük sıvısı olabilir. Bu da önemli değildir. Çocuk öksürüyor diye hemen öksürük kesici ilaçlar kesinlikle kullanmayınız. Hastalığını daha da ağırlaştırırsınız. Bazen doktorunuz size solunum yollarındaki yapışkan salgıyı yumuşatıcı,sulandırıcı ilaçlar verebilir.

En önemli öksürük ilacı sudur. Bol su ve sulu gıdalar veriniz. Nane-limon, ıhlamur, papatya, rezene çayı gibi bitkisel çaylar solunum yollarındaki yapışkan sıvıyı yumuşatarak öksürüğü rahatlatır. 1 Yaşından sonra öksürüğü rahatlatmak ve balgamı yumuşatmak için çocuğunuza BAL da verebilirsiniz.Günde 2-3 Tatlı kaşığı BAL çocuğunuzun öksürüğüne iyi gelecektir.Çocuğunuzun bulunduğu odayı havalandırın. Odadaki havanın nemli olmasını sağlayınız. Öksürükte burun yollarının açık tutulması da çok önemlidir.Çocuğunuzun burunyollarını açmak için eczaneden alacağınız halk arasında tuzlu su olarak adlandırılan Serum Fizyolojik içeren burun damlalarını kullanabilirsiniz.  Günde 3-5 kez her bir burun deliğine 4-5 damla damlatmak yeterli olabilir.  Burun tıkanıklığı aşırı ise serm fizyolojiği buruna  2-3 saat ara ile 4-5 damla damlatabilirsiniz. Ufak çocuklarda burun damlası damlattıktan 1-2 dakika sonra ağızla çekilen burun aspiratörlerini kullanabilirsiniz.Elle çekilen aspiratörleri kullanmayınız.Bun kılcal damarlarına aşırı baskı yaparak burun kanamalarına neden olabilirler.

Eğer öksürükle birlikte çocuğunuzun ateşi 3 gün geçtiği halde sürekli yüksek seyrediyorsa; bitkin, halsiz,huzursuz ve  yiyeceklerini yemiyorsa (Hastalıkta çocuklar normalde yediklerinin üçte birini, dörtte birini yerler. Hastalık geçtikten sonra daha fazla gıda alarak bu açığı kısa sürede kapatırlar), burun delikleri her nefes alış verişte belirgin olarak açılıp kapanıyorsa, göğüs ya da karın her nefes alış verişte ileri derecede inip kalkıyorsa en kısa sürede doktorunuza başvurmalısınız.

Çocuğunuzun bulunduğu ortamda hatta tüm ev ortamında  kesinlikle sigara içmeyiniz. Odayı sık sık havalandırınız. Gazla çalışan borusuz soba kullanmayınız.

 

ATEŞ

Yüksek ateş  tüm anne ve babaların korkulu rüyasıdır.

Sevgili Anneler ve Babalar; ATEŞTEN KORKMAYINIZ.

Çünkü ateş, vücudun en önemli savunma mekanizmasıdır. Vücuda mikrop girdiğinde, vücut bu mikrobla daha kolay savaşabilmek için ısısını yükseltir Ateş yüksekliğinde vücut savunmasını sağlayan beyaz kan hücreleri miropların bulunduğu ortama daha hızlı gider ve o ortamda; daha çok mikropları öldürücü madde salgılar. Ateşin yükselme derecesi mikrobun ve bünyenin durumuna göre 38-41,7 derece arasında olabilir. Aile içinde havale geçiren birisi yoksa 41 dereceye kadar yükselen ateş çocuğunuzda genelde havaleye ya da olumsuz bir etkiye neden olmaz ve de çocuğunuzun mikroplarla iyi savaştığının bir göstergesidir. Ateşine hemen müdahale ederek onun bu savaşına engel olmayınız.

Çocuğunuzun normal vücut ısısı 37,3-37,8 C arasındadır. Genelde çocuklarda ateş mikrobik hastalıklarda yükselir ve hastalığın ilk harbrecisidir. Karma aşılardan sonra 1-2 gün süre ile 38,5-39 C ye kadar hafif bir ateş yükselmesi olabilir. Bazen oda aşırı sıcak ve çocuk çok fazla giydirilmişse de özellikle küçük çocuklarda her hangi bir hastalık olmadan da ateşte hafif bir yükselme olabilir. Çevre koşullarını düzenlemekle bu ateş düşer.

ATEŞ NASIL ÖLÇÜLÜR? Evde mutlaka vücut ısısını ölçen bir Termometre bulundurunuz. Bunlar pille çalışan ve ısıyı yazarak gösteren dijital termometreler olabilir. Çocuklarda en iyi ısı ölçümü dijital termometre ile makattan alınan ısı ölçümüdür. Termometreyi 2 cm. içeriye girecek şekilde makata yerleştirin. Sinyal verince çıkarıp okuyun. Ölçtüğünüz ısı 37,8 C nın altına ise normaldir. Eğer çocuğunuzda makattan ısı ölçümü yapmak istemiyorsanız; kasık bölgesini iyice temizleyip kurulayın. Dereceyi kasığa yerleştirdikten sonra bağcını karnına doğru kıvırın. Sinyal verince çıkarıp okuyun.37,5 C nin altında ise normaldir. Çocuklarda koltuk altından yapılan ısı ölçümü çok doğru olmayabilir. Koltuk altı dereceyi iyice kavrayamaz,koltuk altı terli olabilir, derece koltuk altına çok iyi yerleştirilemeyebilir. Ateş yüksekliğinde koltuk altındaki küçük damarlar kasıldığı için vücutta dolaşan sıcak kan koltuk altına tam olarak ulaşamamakta ve sonuçta koltuk altı ısı ölçümü gerçek vücut ısısını tam olarak yansıtamamaktadır.2 Yaş üstü çocuklarda; ateş ölçümünü kulaktan da yapabilirsiniz. Kulak zarı beyine  kan götüren ana damardan beslendiği için kulaktan ölçtüğünüz derece  beyindeki ısı merkezine ulaşan gerçek ısıya çok yakındır. Ölçüm yapmadan önce dış kulak yolunu kapatan kir olmadığından emin olmalısınız. Çocuğunuzda kulaktan ısı ölçümü yaparken her iki kulaktan da ikişer kez ölçüm alın ve en yüksek ölçüyü esas alın. Ölçtüğünüz ısı 37,8 C nin altında ise normaldir.

            DİKKAT !!!! Lazerli ateş ölçer denilen uzaktan ateş ölçerlerle çocuğunuzun alnından ya da vücudun çeşitli yerlerinden ateşini asla ölçmeyiniz. Vücudun bu bölgeleri hava ile temas ettiği için ortam ısısından etkilenebilirler.Uzaktan ateş ölçerler gerçek ısıyı yansıtmadığı için sizi yanıltabilir.

 

ATEŞ NASIL DÜŞÜRÜLÜR?

Ateş; 37,8-39 derece arasında ise herhangi bir ilaç kullanmayın.

  • Öncelikle üzerinde ki fazla giysileri çıkartın.
  • İnce hafif ve vücudunu sıkmayan giysiler giydirin.
  • Bulunduğu odanın sıcaklığını 20-22 derece olacak şekilde ayarlayın.
  • Bol su ve sulu gıdalar içmesini sağlayın.
  • Yemek için zorlamayın ancak yemek istiyorsa da kısıtlamayın.
  • İstirahat için zorlamayın ancak aşırı fiziksel aktiviteyi azaltıcı önlemler alın.
  • 38,5 C nin üzerindeki ateşlerde vücudunu ılık suya batırılmış bezlerle silebilirsiniz
  • Hafi bir yelpazeleme de yapabilirsiniz

 

Ateş; 39 C nin üzerinde ise yukarıda ki önlemlere ek olarak doktorunuzun önerdiği ağrı kesici, ateş düşürücü ilaçtan (paracetamol ya da ibuprofen cinsi) çocuğunuzun kilosuna göre doktorunuzun önerdiği dozda verin. En az 1-2 saat bekleyin. İlaç etkisini göstermeye genellikle yarım saatte başlar. Ateşin tam olarak kontrol altına alınabilmesi için 2 saatin geçmesi gerekir. İlaç verdikten 2 saat sonra ateşte düşme eğilimi başlamışsa; herhangi bir ek önlem almadan  2 saat daha beklemelisiniz. Ateş düşürücü ilaç verdikten 2 saat sonra ateş düşmeye başlamamışsa ya da daha da yükselmişse ılık su ile çocuğunuzun vücudunu silebilirsiniz. 39,5 derecenin üzerinde ki özellikle 40-41 derece dolaylarında ki ateşte mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

 

ILIK SU İLE ATEŞ NASIL DÜŞÜRÜLÜR?

  1. Geniş bir kap içerisinde vücut sıcaklığının 2 derece altında genellikle 36-37 C dolaylarında bir su hazırlayın.
  2. Çocuğun vücudunu tahriş etmeyecek yumuşak bir bez, havlu, çocuğunuzun pamuklu atletleri ya da süngerlerden birkaç adet  bu suyun içerisine koyun.
  3. Bebeğinizin üzerinde ki tüm giysileri çıkartarak onu kuru bir havlu üzerine yatırın.
  4. Ilık suya koyduğunuz bezlerden birini çocuğunuzun alın bölgesine koyun. Diğer havlu ile vücudun yüz, karın, diz, el bileklerinin iç yüzü, koltuk altı ve kasık bölgelerini silin. Ana damarlar bu bölgelerden geçtiği için silme işlemi ile ateş daha kolay düşecektir.
  5. Alın bölgesine koyduğunuz bezi ve vücudunu sildiğiniz bezi her 2-3 dakika da bir değiştirin.
  6.   Çocuğunuzun vücuduna ıslak bezler koyup beklemeyin. Mutlaka ıslak bezle vücuda  silme işlemi uygulayın.
  7. Ilık suya batırılmış bezle silme işlemi ile ateşi düşürmek için silme işlemini aralıksız olarak 20-30 dakika süreyle sürdürülmesi gerekir. Çocuğunuz ağlasa da bu silme işlemini sürdürmelisiniz.
  8. Eğer bebeğiniz ılık suyla silme işlemine şiddetli tepki gösteriyorsa ılık suyla banyo yaptırabilirsiniz.

 

ILIK SU İLE BANYO NASIL YAPTIRILIR?

  1. Geniş bir kap ya da küvet içinde 36-37 C dolaylarında su hazırlayın.
  2. Bebeğinizi boynundan altı bu suyun içerisinde olacak şekilde küvete oturtun. (Bebeğiniz çok ağlıyorsa bebeğinizle birlikte küvete girebilirsiniz.) 20 ile 30 dakika arasında küvet içinde bekleyiniz.
  3. Banyodan çıktıktan sonra yumuşak bir havluyla vücudunu silin.

4, Çocuğunuzun üzerine ince, hafif ve vücudu sıkmayan yumuşak giysiler giydirin.

5, Ilık suyla sildikten ya da ılık su ile banyo yaptırdıktan 0,5-1 saat sonra ateş yeterince düşmediyse çocuğunuzu giydirmeden kuru bir havlu üzerine yatırın. Vücut üzerinde hafif bir akım olacak şekilde 20-30 dakika süre ile yelpazeleme uygulayın.

  1. Ilık suyla 1-2 dakika süreyle duş aldırmanın ateşin düşürülmesine hiçbir yayarı yoktur, asla yapmayınız.

      

            Ateşi düşürmek için alkol, sirke ve kolonya kullanmayın.          

Soğuk su ile çocuğunuza duş aldırmayın. Alnına ve vücuduna soğuk suya bastırılmış bezler koyup beklemeyin. Çünkü bu işlemler derideki damarları daraltarak ateşin düşmesini engellemekte ve vücudun iç ısısını yükselterek havale geçirme riskini arttırmaktadır.

                                                       Başarı Dileklerimle

                                                           Dr. Yılmaz BAY

                                                      Çocuk Sağlığı Uzmanı

 

 

Yorumlar kapalı.